Şöyle bir dönüp baktım hayata
neredeyim, ne yapmaktayım diye
kendini bilirken kaybetmek niye
bedenden can çıkmadıkça
pes etmek ne hadde?
Yok öyle yan gelip yatmak
sancılarla kıvranmak
Düşüneceğine bir iş eyle
Uyandım diyorsun, silkelen öyleyse
Mahmurluğun seyrine dalmakta ne?
Madem geldin hümayun-u dünya’ya
İnanıyorsan hak yoluna
Yaşayacak, yaşatacaksın doya doya
İnadına tutunacaksın hayata
Gidişi beklemek yakışır mı ruha?
Hamdım, yandım der durursun
pişerken candan kavrulursun
elbet düşeceksin yükselmek için
Bu yolların nicelerinden geçtin
yakışır mı oynamıyorum deyip vazgeçmek?
Be hey hatun kişi
bu ne işve, cilve, naz işi
Dost ruha dalıp, yürekten öperken
Elinden tutup seni ışığa çekerken
Bırakıp her şeyi, herkesi karanlıklara nasıl düşersin?
Üst baş toz içinde, silkelen de kendine gel
Küfre sapmaktan vazgeç, sükût et de bekle
sabret yürekten, ruhunu arındır abdest ile
Şükret haline de secde et sevgiyle
Dua ederken, olmuyor deyip isyan niye?
Cehennemi yakta gel, Araf’ı yıkta gel
Kalp kırıklarını Âşk ile topla da gel
Çözümsüzlükleri özüne kat, çareler yarat da gel
Birliğin ateşini yakarak geç, düşmekten korkma
Cennet bahçesinde dostlarla bekliyor Allah!
Nihâl - Özlem- Küçükdönmez
17.05.2012 Perşembe
0 yorum:
Yorum Gönder